2025AçıklamalarımızManşet

İş Cinayetlerindeki Çocuk Ölümlerine İtiraz Etmek Suç Değil, Sorumluluktur! MESEM Gerçeğini Haykıran Gençler Serbest Bırakılmalıdır!

İş cinayetlerinde katledilen MESEM’li çocuklar için eylem yapan 16 gencin tutuklanması ile ilgili olarak bir açıklama yayımladık:  

İş Cinayetlerindeki Çocuk Ölümlerine İtiraz Etmek Suç Değil, Sorumluluktur!

MESEM Gerçeğini Haykıran Gençler Serbest Bırakılmalıdır!

İstanbul’da, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i protesto eden 16 öğrencinin tutuklanması kabul edilemez!

EĞİTİM İLKE-SEN olarak sürecin iki boyutuna dikkat çekmek istiyoruz:

– MESEM’ler Bir “Eğitim” Değil, “Çocuk İşçiliği” Sorunudur!

Meslekî Eğitim Merkezleri (MESEM) uygulaması, ne yazık ki “meslekî eğitim” kılıfı altında çocuklarımızı sermayenin ucuz iş gücü ihtiyacına kurban eden bir mekanizmaya dönüşmüştür. Denetimsiz atölyelerde, ağır çalışma koşulları altında, iş güvenliğinden yoksun bir şekilde çalıştırılan çocuklarımız hayatlarını kaybetmekte, sakat kalmaktadır. “Eğitim” adı altında çocukların sömürülmesine ve iş cinayetlerinde yaşamlarını yitirmesine karşı ses çıkarmak, sadece bir hak değil, vicdani bir sorumluluktur!

– Hak Aramak ve Protesto Etmek, En Temel İnsanî Hak ve Sorumluluktur!

Gençlerin, akranlarının yaşam hakkını savunmak ve sorumlulardan hesap sormak amacıyla yaptıkları barışçıl bir protestonun karşılığı tutuklama olamaz. Hukuk; vicdanları yaralayanları korumak için değil, adaleti tesis etmek için vardır. Asıl soruşturulması gerekenler, çocukları güvencesiz çalışma ortamlarına mahkûm edenler, denetim görevini yapmayanlar ve bu ölümlere zemin hazırlayan politikalardır!

Gençlerin, “Çocuklar ölmesin!” çığlığını bastırmak için yargının bir sopa olarak kullanılması kabul edilemez. Bu tutuklamalar, toplumun vicdanında derin yaralar açmakta ve adalet duygusunu zedelemektedir.

Konya’da, MESEM sömürüsüne teslim edilen çocuklarımızdan 15 yaşındaki Berk İvacık’ın cansız bedeni, uzun süre kendisinden haber alınamadıktan sonra av tüfeği ile vurulmuş olarak bulunmuştu. Berk’in; ailesine bıraktığı “Yaşama isteğim kalmadı!” notu, hesaplaşılması gereken kirli düzene karşı sarsıcı bir işaret olarak okunmalıyken haklı ve haysiyetli itirazlar, kolluk ve yargı marifetiyle bastırılmaktadır.

EĞİTİM İLKE-SEN olarak çağrımız şudur:

– MESEM protestosuna katıldıkları gerekçesiyle tutuklanan öğrenciler derhâl serbest bırakılmalıdır.

– Millî Eğitim Bakanlığı; eleştirileri bastırmak yerine, MESEM kapsamında yaşanan çocuk ölümleriyle ilgili gerçekçi, şeffaf ve insan onuruna yakışır adımlar atmalıdır.

– Çocuklarımızı, sermayenin acımasız çarklarına teslim eden politikalara karşı bütün adil ve vicdanlı çevreler yan yana gelmelidir.

EĞİTİM İLKE-SEN YÖNETİM KURULU

Bir yanıt yazın