AçıklamalarımızManşet

Bir Yandan Emek Sömürüsü, Diğer Yandan Temizliği Yapılmayan Okullar!

Bir süredir açıklanan tasarruf tedbirleri toplumda sorun olmaya devam etmekte, kamusal hizmetleri aksatmakta ve çatışmalara yol açmakta! Tasarruf tedbirlerinin vurduğu alanlardan biri de eğitim-öğretim oldu. İŞKUR bünyesinde okullara sağlanan işçi istihdamı programının değiştirilmesiyle okullar hijyen şartlarını sağlayamaz oldu. Temizlik hizmetlerinin sürekli olması gerekirken sadece üç güne indirilmeye çalışılması bardağı taşıran son damla oldu.

Çocuklarımızın günün büyük bir zamanını geçirdikleri yerler olan okulları bırakın akademik anlamda sorgulamayı birkaç dakika bile durulacak yerler olmaktan çoktan çıktı. Sonbahara girilmesi ve havaların serinlemesiyle birlikte kapalı ve kalabalık ortamların hijyen koşulları sağlanmadığında halk sağlığı açısından nelere yol açabileceğini konunun uzmanlarından dinlemek mümkün. Belirtmek gerekir ki tasarruf tedbirlerinin hiç uğramaması gereken yerler olan okullar, adeta birer mikrop yuvası olma yolunda ilerliyor. Bu durumun en önemli nedenlerin başında kadrolu yardımcı hizmetli görevlendirmesi yapılmaması.

Parasız bir kamusal hizmet olan eğitim-öğretim hizmetlerinin bu hale gelmesine yol açan nedenlerin başında devletin sömürü kurumu olan İŞKUR’un geçici ve güvencesiz istihdam programlarının daha acımasız hale getirilmesidir. Daha önce Toplum Yararına Program (TYP) adı altında okullara geçici görevlendirilen yardımcı personel, okulların açık olduğu aylar boyunca okulun temizlik ve diğer hizmetlerini görebiliyorlardı. Bu program halihazırda işçileri güvencesiz bir şekilde çalıştırırken devlet belli bir hizmeti ucuz bir şekilde sunabiliyordu. Şimdi gelinen durumda TYP’yi bile arar olduk. MEB bunu bile çok görmüş olacak ki İşgücü Uyum Programı (İUP) adı altında okullara gönderilen işçilere “gündelikçi” muamelesi yapmakta, okullar ise sözde sürekli bahsedilen itibarı sarsacak görüntülere bürünmektedir.

MEB, İşgücü Uyum Programı çerçevesinde işe başlayacak işçilere günlük 566,73 lirayı uygun görürken işçilerin sigorta ödemesi sağlıktan ibaret olacak ve çalışma süreleri emekliliğe sayılmayacak ve haftanın 3 günü ve 22,5 saat çalışacaklar. Görünen o ki devletin kamusal hizmetleri yürütmek için âdet edindiği çalışma şekli devamlı sömürü üzerine kurulu “kullan-at” düzeni haline dönüşmektedir.

Haftanın 5 günü ve hafta sonu devam eden kurslar düşünüldüğünde haftanın 7 günü açık olan okullara 3 gün temizlik hizmeti vermenin okullarda hijyen sorunlarına yol açacağı açıktır. Temizlik hizmetleri süreklidir.  Çocukların sağlığını riske atarak okullarda sağlıklı akademik süreçlerin işletilemeyeceğini hatırlatıyoruz. MEB’e kalıcı çözümler atılması için çağrıda bulunuyor ve sağlıktan tasarruf edilmeyeceğini vurguluyoruz.

EĞİTİM İLKE-SEN YÖNETİM KURULU