Nöbetler Sürüyor: Sevkiyat Dursun, Üsler Sökülsün
Eğitim İlke-Sen, TOKAD, ÖYB, Sağlık İlke-Sen “Emperyalist-Siyonist Kuşatma ve Katliama Karşı Somut Adımlar” nöbetlerine devam ediyor.
17 Aralık 2023 pazar günü, Üsküdar Mihrimah Camii önünde yapılan eylemde konuşan Eğitim İlke-Sen başkanı Ahmet Örs, İsrail’le yapılan bütün anlaşmaların hemen iptal edilmesini, ekonomik-diplomatik ilişkilerin kesilmesini, İsrail’i koruyan İncirlik üssüyle Kürecik Nato radarının sökülmesini istediklerini söyledi ve İsrail’e her türlü sevkiyatın durdurulmasında ısrarcı olduklarını vurguladı.
“NATO’dan Çıkılsın Emperyalist Üsler Kapatılsın, Kürecik Radarı İsrail’in Kalkanı, Kürecik Radarı Kapatılsın, İncirlik Üssü Kapatılsın, 9 Milyar Dolarlık Ticaret Kesilsin, İşbirlikçi Rejimler Hesap Verecek, Katil ABD Ortadoğu’dan Defol, İşbirlikçi AKP Hesap Verecek, Katil İsrail Filistin’den Defol, Yaşasın Gazze Direnişimiz, Hamas’a Selam Direnişe Devam, Yaşasın Filistin Direnişimiz, Vanalar Kapansın Gemiler Bağlansın, Vanalar Kapansın Petrol Kesilsin, Çelik İhracı Durdurulsun, Nehirden Denize Özgür Filistin” sloganları atıldı, tekbir getirildi.
Topluluk adına Cahit Erdem Örs’ün okuduğu açıklamanın tam metni şu şekilde:
EMPERYALİST-SİYONİST KATLİAM VE KUŞATMAYA KARŞI;
-İSRAİL’LE ANLAŞMALAR İPTAL EDİLSİN,
-DİPLOMATİK VE TİCARİ İLİŞKİLER KESİLSİN,
-İNCİRLİK-KÜRECİK ÜSLERİ KAPATILSIN!
Bismillahirrahmanirrahim,
Arkadaşlar,
Siyonist İsrail, 2 buçuk milyona yakın insanın sadece 360 kilometrekarelik bir alanda açık cezaevi koşullarında yaşadığı Gazze’de, emperyalizmin desteğiyle 70 gündür eşi benzeri görülmemiş katliamlar gerçekleştiriyor.
Egemen dünya düzeni, İsrail’in yaptığı katliamlara açık destek veriyor. Başta büyük şeytan ABD olmak üzere emperyalist blok, Siyonist işgal rejiminin kayıtsız şartsız yanında duruyor.
İsrail katliamlarının başladığı andan itibaren Amerika, on binlerce ton mühimmat ile asıl katil rolünü îfâ ediyor. Öteden beri hiçbir yaptırım hükmü olmayan yeni BM kararları almaya çalışan batılı devletler ise ayaklanan vicdanlı halklarına karşı timsah gözyaşı dökmeyi bile beceremiyor.
Filistin dostları,
Filistin’deki katliama, vahşete karşı dünya halklarının vicdanı ayağa kalkmıştır. Yeryüzünün hemen her noktasında sokaklara dökülen milyonlar, benzersiz bir küresel vicdan devrimine imza atmaktadır.
Emperyalist-Siyonist kuşatma ve katliam, eşsiz Filistin direnişinin sarsılmaz iradesine çarpmakla kalmamış, o direnişin ateşlediği “Küresel İntifada”nın önüne geçilemez bir dalgaya dönüştüğünü görmeye başlamıştır.
Her zaman mazlum ve mustazaf halkların özgürlük mücadelesinin sembolü ve mihveri olan Filistin Direnişi yine tarihi, küresel bir uyanışı tetiklemiştir.
Direnişin dostları!
Egemen dünya düzeninin paydaşları tarafından sönümlenmesi istenen, bunun için bütün bölgesel işbirlikçiliklerin ve ihanetlerin harekete geçirildiği Filistin mücadelesi, üzerine serpilmek istenen ölü toprağını Aksâ Tûfânı ile bertaraf etmiş ve Direniş’in tarihinde yeni bir sayfa açmıştır.
Ortadoğu ve İslam dünyasındaki işbirlikçi rejimler, yaptıkları ve yapmayı plânladıkları anlaşmalarla artık İsrail’in bölgede mutlak kalıcı olduğunu ilan etmeye başlamışlardı. Ticari, askeri ve siyasi bütün anlaşmalar buna yönelikti.
İbrahim anlaşmaları ile Siyonist rejim daha da meşrulaştırılmak, enerji koridorları projeleri ile küresel bir güç ve merkez olarak tanıtılmak ve dünyaya öyle kabul ettirilmek istendi. Arap Baharı sürecinde Filistin meselesi İsrail lehine olmak üzere unutturuldu.
Türkiye de bu sürece Mavi Marmara davasını kapatıp 9 Mart 2022’de Siyonist rejiminin katil cumhurbaşkanı Herzog’u ağırlayarak ve Ekim 2022’de İsrail’e tekrar büyükelçi atayarak katıldı.
Batı Şeria’da ise hemen her gün Filistinliler İsrail askerleri ve onların koruyup kolladığı “yerleşimci” denilen işgalci çeteler tarafından katlediliyordu. Filistinlilerin evleri çalınıyor, zeytin ağaçları sökülüyor, arazileri gasp ediliyor, Mescid-i Aksâ ise sık sık Siyonistlerin baskınlarına maruz kalıyordu.
İşte Direniş, büyük bir sessizliğe mahkûm edilen Filistin mücadelesini böyle bir aşamada bütün dünyanın tekrar temel gündemi hâline getirmeyi başardı.
Kardeşler,
70 gündür on binlerce kardeşimiz, yavrumuz, ana ve bacımız katil İsrail’in dünya tarihinde eşine az rastlanır saldırılarında can verdi, şehit düştü.
Görüyor ve anlıyoruz ki İsrail, katliamlarını, egemen dünya düzeninin izin ve desteğiyle yapıyor. Ayaklanan dünya halkları, bu izin ve desteği kesmek için canhıraş feryatlarıyla sokak ve meydanları dolduruyor.
Halklar; İsrail’e destek olan anlaşmaları, ticareti, silah sevkiyatını durdurmak için oradan oraya koşturuyor. Yasaklara rağmen meydanlardan çekilmiyor, hükümet ve devletlerine meydan okuyor ve hakikatten, Filistin halkından yana duruyorlar.
Bizler de İsrail’i besleyen damarları kesip kurutmak, kendisini bölgede meşrulaştırmaya çalışan anlaşmaları parçalamak için meydanlara çıkıyor, bu vesileyle Filistin halkının, Gazze’nin, Direniş’in yanında durduğumuzu ilan ediyoruz.
Direnişin yoldaşları,
7 Ekim’den bu yana katledilen on binlerce cana ve eşi benzeri görülmemiş yıkıma rağmen Türkiye hükûmeti İsrail’e karşı hiçbir yaptırım kararı alıp uygulamadı. Katliamın başından bu yana Ceyhan’dan İsrail’e petrol su gibi aktı. Kazakistan ve Azerbaycan’dan gelen ve katil İsrail’in ihtiyacının yüzde 60’ını karşılayan petrolü akıtan boruların vanaları kapatılmadı! Siyonistler, tank ve uçaklarına doldurdukları o petrolle kardeşlerimizi katletti, katletmeye devam ediyor; şehirlerini ve yuvalarını yakıp yakıyor!
Katil İsrail, çelik ihtiyacının yüzde 70’e yakınını Türkiye’den sağlıyor. Ülkemizden giden çelikle silah yapıyor. O çelik tank olup, top olup, uçak olup, mermi olup kardeşlerimizi katlediyor. Yuvalarını, bedenlerini, geleceklerini parçalıyor. Çelik İhracatçıları Birliği de bu ihracatla övünüyor! İşte böyle bir düzenbazlık ve ihanetle yüz yüzeyiz!
Filistin’de, Gazze’de soykırım ve katliam alabildiğine sürerken sefer sayısı 500’e ulaşan gemiler, Türkiye’nin farklı limanlarından İsrail’e sevkiyat yaptı, türlü çeşit mal taşıdı. Meydanlarda Filistin ajitasyonu yapan iktidar sahiplerinin yakınlarının da dâhil olduğu bu gemi ticareti utanç verici bir başka ihanet tablosudur!
Yine Filistinli kardeşlerimiz elektrik bulamazken Zorlu Holding, işgal topraklarında kurduğu santrallerle Siyonist işgalcilere enerji üretiyor! Siyonistlerin bombalarıyla kardeşlerimizin evleri başlarına yıkılırken Yılmazlar Grup işgal edilmiş topraklarda Siyonistlere ev yapıyor, bina dikiyor!
İsrail’le 2014 yılında 5 milyar dolar olan ticaret hacmi 2022 itibariyle 9 milyar doları aşmıştır. 100 civarındaki firma İsrail’le iş yapmaktadır. Bütün bu gelişmeler, bütün bu yol vermeler AKP iktidarı döneminde gerçekleşmiştir.
Direniş’in dostları,
İncirlik ABD üssü ve Kürecik NATO radarı halkımızın yıllardır süregelen itirazlarına rağmen bölgedeki gerçek katil ve işgalci olan ABD’yi ve emperyalizmin karakolu İsrail’i korumaya devam ediyor. Anadolu’ya çöreklenmiş, bilinen ve bilinmeyen ABD ve NATO üsleri Ortadoğu’daki, İslam dünyasındaki fitnelerin merkezleridir. İşte bu üslerin kapatılması, NATO’dan çıkılması temel hedefimizdir.
Bütün bu işbirlikçilikler yetmezmiş gibi çalınan Filistin doğal gazını İsrail doğal gazı diye Avrupa pazarlarına ulaştırma hevesi de Direniş tarafından suçüstü yakalanmıştır. İsrail, hesabı sorulmayan bu adımlardan güç ve cesaret almaktadır. Bu hesabı sormak da elbette bize düşmektedir
Allah’ın izniyle Direniş’e destek olmak; İsrail’in köklerini, hayat damarlarını kurutarak Anadolu’dan, Ortadoğu’dan söküp atmak için mücadelemizi sürdüreceğiz.
Yaşasın Filistin direnişimiz!
İsrail, ABD, NATO yenilecek; direnen Filistin kazanacak!
EĞİTİM İLKE-SEN (İlkeli Eğitim ve Bilim Çalışanları Dayanışma Sendikası, www.egitimilkesen.org)
SAĞLIK İLKE-SEN (İlkeli Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Dayanışma Sendikası, www.saglikilkesen.org)
TOKAD (Toplumsal Dayanışma, Kültür, Eğitim ve Sosyal Araştırmalar Derneği, www.tokad.org)
ÖYB (Özgür Yazarlar Birliği, www.ozguryazarlarbirligi.org)
(Topluluk adına, Cahit Erdem Örs)