AçıklamalarımızManşet

Eğitimdeki Plânsızlık ve Esnek Çalışma Öğretmenlerin Aile Yapılarını Tehdit Ediyor!

Dünyayı ve ülkemizi her bakımdan zor bir sürece sokan Covid-19 salgını eğitimi ve eğitim camiasını da sarsmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı salgın sürecinde eğitim süreçlerini plânlama ve yönetmede kesinlikle başarısız olmuştur. Uzaktan eğitim yapabilecek teknik donanımlardan yoksun öğrencilerin varlığı milyonlarla ifade edilirken Milli Eğitim Bakanlığı insan aklıyla alay edercesine uzaktan eğitimin başarılı geçtiğini ifade etmektedir. Şimdi de başka sorunlar öne çıkmaktadır.

Sonbaharla birlikte dünyada ve ülkemizde salgının artışı devam etmesine rağmen Bakanlığın yüz yüze eğitim ve yüz yüze sınav yapma merakı ise çocukların, gençlerin ve öğretmenlerin sağlıklarını riske atmaktan başka bir şey değildir.

Geldiğimiz nokta itibariyle uzaktan eğitim, gittikçe hem öğretmenleri hem de öğrencileri zorlayan bir sürece doğru evrilmiştir. Küçük çocukları olan öğretmen ebeveynler son derece zor durumdadırlar ve yine onları daha da zor günler bekliyor. Başlangıçta uzaktan eğitimi sağlıklı yürütmek için küçük çocuklarını kreş ya da bakıcılara vermek zorunda kalan öğretmenler şimdilerde akşam saatleri için de bir çözüm bulmak zorundalar. Çünkü öğretmenler, çok daha fazla sınıfın yüz yüze eğitime başlayacağı yeni süreçte hem okulda bulunacak, hem de geç saatlere kadar akşamları ve cumartesileri uzaktan, çevrimiçi dersler yapacaklar.

Bu durumu bir örnekle açıklayalım: Bir sınıfa haftada beş saat dersi olan bir branş öğretmeni bunun iki saatini okulda yüz yüze işleyecektir. Ancak bu sınıf ikiye bölündüğü ve o iki grup dört gün yaklaşık olarak 15’e kadar okulda olacağı için o öğretmen, geri kalan derslerini 16.00’dan itibaren ve uzaktan yapacaktır. Bu öğretmenin toplam dört sınıfı olduğu varsayılırsa, bu durumda o öğretmen haftada 12 saati mesai saatleri dışında işlemek zorunda kalacaktır.

Bakanlık bu uygulamaya geçerken öğretmen ve öğrencilerin birer insan olduğunu, pedagojik açıdan bunun sağlıklı olmadığını ve öğretmenlerin de birer anne-baba olabilecekleri gerçeğini göz ardı etmektedir. Çocuklarını gündüz kreşe ya da bakıcıya veren öğretmenler bu durumda onları akşamları da kreşte bırakacaklar ya da bakıcıya vereceklerdir. Bu problem hâlihazırda yüz binlerce öğretmeni ilgilendirmektedir ve acilen çözülmelidir.

İnternet çekmediği için tepeye tırmanırken kalp krizi geçirip ölen öğretmen arkadaşımız ve uzaktan ders anlatabilmek için öğretmen ebeveyni tarafından bırakıldığı komşularının balkonundan düşüp ölen yavrumuz hatırımızdadır!

Ayrıca şuna da dikkat çekiyoruz:

Pandemi, esnek çalışma için bir alıştırma, bunun için de bir fırsat kabul ediliyorsa bu eğitim ve kamu çalışanları da dâhil olmak üzere bütün emekçilerin çalışma hayatlarında kalıcı dayatmaların habercisi kabul edilmelidir. Bu duruma karşı teyakkuz hâlinde olunmalı, oldubittilerin kabul edilmeyeceği bütün emekçiler tarafından ilan edilmelidir.

EĞİTİM İLKE-SEN YÖNETİM KURULU