Öğretmenlerin Cizre ve Silopi’yi Terk Etmesini İsteyen Süreç Kabul Edilemez!
Cizre ve Silopi’de, öğretmenlerin ilçeyi terk etmelerinin istenmesiyle ilgili sendikamızın basın açıklamasıdır:
Cizre ve Silopi’de Milli Eğitim Müdürlüklerinden gönderilen cep telefonu mesajlarıyla öğretmenlerin ilçelerini terk etmeleri istenmiş, gerekçe olarak da “hizmet içi eğitime alınacakları” gösterilmiştir.
Evvela, eğitim öğretim döneminin tam ortasında bu şekilde toplu bir seminer ya da hizmet içi eğitim uygulamasının sağlam bir gerekçesinin olmadığı açıktır. Dahası, yapılan böyle bir uygulamayla, okullarından ve görev yerlerinden ayrılma mecburiyetinde bırakılan öğretmenlerin, ne olacağını bilemediğimiz bundan sonraki süreçte geri döndüklerinde, “zor zamanda terk edilmiş” hissi taşıyacak öğrenciler ve veliler ile tekrar bağ kurmaları da mümkün olmayacaktır. Her ne olursa olsun, iradeleri dışında gerçekleşen bu süreçten öğretmenlerin sorumlu tutulması yada eleştirilerin hedefi haline getirmeleri de doğru değildir.
Binlerce öğretmenin Cizre ve Silopi’den travmatik bir şekilde apar topar çekilmesi kabul edilemez. Böyle bir çekilme, bölge halkının yaşadığı tedirginliğin hangi boyutta olabileceği hususunda bize yeterli bir kanaat vermektedir. Şayet, okulların harekât ve operasyon üssü olarak kullanılacağı yönünde kamuoyuna yansıyan iddialar da gerçekleşirse; bu, karşılaşılan sorunun katmerli bir hal almasından başka bir sonuç vermeyecektir.
Ülkenin ve Kürt sorununun geldiği bu aşama, son derece kaygı ve ibret vericidir. Ulus devlet dayatmasının var oluş süreci boyunca derinleşen yaralar, bugün Ortadoğu’da yaşanan diğer travmatik hadiselerle birlikte ümmeti derin bir yarılmaya sürüklemiş, zulüm ve hakikatsizlik batağı derinleşmiştir. Diğer ilçelerle birlikte, Cizre ve Silopi’de yaşanan bu kritik gelişmelerin önümüze koyduğu tablo, geride bıraktığımız bir asrın sonunda, nasıl bir felakete ve yıkıma doğru hızla yol aldığımızı gösteren bir mahiyete sahiptir.
Onlarca yıldır süregiden baskı ve şiddet sarmalı, Kürt halkını yeni bir acı ve muhaceret sürecine sokmuştur. Geçmişte uygulanmış ve hiçbir çözüm üretmediği gibi sorunu daha da derinleştirdiği ve yaygınlaştırdığı kötü tecrübelerle öğrenilmiş politikaların, yeniden devreye sokulmasının hiçbir kabul edilebilir tarafı yoktur. Şüphesiz ki, bu sarmaldan çıkış yolu hendek kazarak yapılamaz. Mevcut hal sarmalın devamından başka bir sonuç vermemektedir. Dolayısıyla bu süreç, yeni travmalara sebebiyet vermeden, İslam’ın işaret ettiği adalet zemininde bir an önce ıslah edilmelidir.
EĞİTİM İLKE-SEN